Araştırma ve dosya haberleriyle tanınan Fransız Le
Monde Diplomatique dergisi yeni sayısının tamamını Kürtlere ayırdı.
‘Devletsiz en büyük halk’, ‘Kurban ettiğimiz müttefik’ gibi ifadelerle
tanımlanan Kürtlerin tarih boyunca mücadelesi ele alındı. Dergi, Türk
devletinin kirli savaşı, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ve PKK’nin
mücadelesine de geniş yer ayırdı.
SELMA AKKAYA / PARİS
“Son yüzyılda Osmanlı’dan sonda Türkiye, Irak, İran ve
Suriye arasında paylaşılan devletsiz halkın mücadelesini” ele
alan Fransız Le Monde Diplomatique dergisi “En büyük devletsiz halk
1920-2020” başlığıyla Şubat-Mart sayısını yayınladı. 100 sayfalık
derginin tamamı Kürtlerin son yüzyıllık mücadelesine ayrıldı. Akram
Belkaid tarafından koordine edilen konu Olivier Pironet editörlüğünde
birçok ismin yazdığı makale ve yazıyla yayına hazırlandı.
Özellikle son yüzyılda Birinci Dünya Savaşı’ndan bu yana
Rojava sürecine kadar her defasında ihanete uğrayan Kürtleri konu alan
başyazı “Kurban ettiğimiz müttefik” Akram Belkaid imzasıyla yayınlanmış.
Kürtler için dünyanın en büyük devletsiz halkı tanımını yapan Belkaid “Tarih
de Kürtlere şans tanımadı” derken, çoğunlukla Batılı büyük güçlerin
sömürgeci iştahına dayalı olarak Yakın Doğu ve Arap yarımadasında çok
sayıda halkın devletleştiğine dikkat çekti. Tarih boyunca Kürtlere sırt
dönüldüğünün altını çizen Belkaid, şöyle noktalıyor: “21’inci yüzyılın
başında, Yakın Doğu’yu büyük altüst oluşların tehdit ettiği ve mevut
devletlerin çöktüğü bir zamanda, bağımsız bir Kürdistan veya daha geniş
federal bir yapının üyesi olma fikri, henüz tamamen ölmedi.”
Le Monde Diplomatique, “Devletsiz Halkın Haritası”
başlıklı bölüm Kürtlerin yaşadığı coğrafyaları haritalar eşliğinde
Cécile Marin kalemiyle verirken, “Sonsuz Güneşin Irkı Kürt” başlığı
Olivier Piot kalemiyle okurla buluşuyor. Piot, Kürt sorununun ağırlık
merkezini oluşturan dört parçada Kürt mücadelesinin “Kürt güneşi” olarak
tanımlıyor ve Kürt hareketlerinin sembolü olan 21 ışınlı sembolik
efsane güneşi ele alıyor. “Birinci Dünya Savaşı’ndan bu yana güneş aynı
zamanda vatansız insanların kırık sözlerinin afişidir” diyen Piot, son
yüzyılın temel siyasi parametrelerinde Kürtlerin uğradığı ihaneti de
özetliyor.
Kürt tarihinin dönüm noktalarından çıkarılması gereken
dersleri ele alan “Tarihi dersler” başlıklı yazı ise Kürt Enstitüsü
Başkanı Kendal Nezan tarafından kaleme alınmış.
Kürtlerin son yüz yılı
Kürdistan’ın dört parçasındaki temel siyasal gelişmeleri
bir kronoloji biçiminde ele alan dergi, “Bağdat açılımı, Ankara ve
Tahran endişeleri, “Ana Kürt Örgütler”, “Ateşkesler ve yeniden savaş”,
Mahabad Cumhuriyeti’nin doğuşu ve düşüşü”, “Bölünmeler ve İttifaklar”,
“PKK’nin silahlı mücadele başlaması”, “Halepçe”, “Rojava-Geleceği
belirsiz bir özerklik”, “Tartışmalı Kerkük”, “Kobanê Kahramanları”,
“Irak Kürdistanı’nda kadınların özgürleşmesi” ,“Erdoğan’ın kirli
savaşı”, “Özgür bir ütopyanın kalbine yürümek-Rojava deneyimi”, “Güney
Kürdistan, Referandum neye yaradı?”, “Türkiye; Kürt solunun uzun
yolu” başlıkları Christiane More, Kendal Nezan, Alain Gresh, Michel
Verrier, Akram Belkaïd, Olivier Piot, Nicolas Monceau, Vicken Cheterian,
Shahinez Dawood, Dora Serwud, Nadia Maucourant, Airin Bahmani ve Bruno
Jäntti, Selahattin Demirtaş, Mireille Court, Chris Den Hond, Laurent
Perpigna Iban, Jean-Michel Morel, Sylvain Mercadier, Nazand Begikhani ve
Gérard Chaliand aralarında bulunduğu siyasetçi, yazar, akademisyen ve
gazetecinin kaleminden çıkmış.
Ortadoğu uzmanı ve Kürtler üzerine kitapları olan Gérard
Chaliand, “Belirsiz perspektifler” başlığı altında, Kürt sorununu analiz
etti. Challiand özetle şu tespitlerde bulundu: “Birinci Dünya
Savaşı’nın sona ermesinden buyana Kürtlerin siyasi, dil ve kültürel
haklarının tanınması için yürüttüğü muharebeler sürekli, bu ‘devletsiz
halkın’ yaşadığı ülkelerin çıkarlarına takılıyor. Yıllar içerisinde, bu
bitmeyen mücadele hiç olmadığı kadar Irak, İran, Suriye ve Türkiye’yi
sarsan kriz ve çatışmaların evrimine bağımlı durumda.”
Makalelerin yanı sıra KDP Lideri Mesud Barzani, Kürt Halk
Önderi Abdullah Öcalan ve yazar Mehmet Uzun’un da aralarında
bulunduğu çeşitli Kürt aydın ve sanatçılarının kısa biyografilerine de
yer verilmiş.
Dergide Zerocalcare’in “Kobane Calling” adlı karikatürleri de yer aldı.
Öcalan’ın yayılan etkisi
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan için “Son yirmi yılını
İmralı adasında hapiste geçiren PKK lideri Abdullah Öcalan’ın yayılan
etkisi” ibaresini kullanan dergi, Öcalan’ın hem Türkiye de hem de Suriye
Kürdistanı’nda savaşçılar arasında büyük bir etkiye sahip olduğunun
altı çiziliyor.
1993 yılında Kürt milletvekillerinin tutuklandığı günden
güncel sürece kadar Kürt partilerini ele alan makale ise “Kürt solunun
uzun yolu” olarak ele alınmış. 7 Haziran seçimlerinden sonra HDP’nin
oynadığı role geniş yer veren dergi, HDP önceki dönem Eşbaşkanı
Selahattin Demirtaş’ın “Erdoğan’ın Kirli Savaşı” başlıklı makalesine de
yer vermiş.
Türkiye’de PKK ve rejim arasındaki çatışmanın uzun yıllar
yasaklar nedeniyle sinemada yerini alamayışına dikkat çekilen makalede,
sanatın da Türkiye rejiminin baskıcı nasibini aldığı ancak 2014-15
yılları arasında barış görüşmelerinin yapıldığı süreçte konunun bir
nebzede olsa ele alındığı ifade edilirken, öz yönetim direnişleride
başka bir mahale olarak ele alınıyor.
Türkiye’nin katliamları
“2015 yılında Türk makamları ve PKK arasındaki barış
görüşmelerinin çöküşü savaşın yeniden başlamasına yol açtı” denilen
makalede Türk devletinin Kürt kentlerini hedef alarak saldırıya geçmesi
sürecinde Kürdistan İşçi Partisi’nin (PKK) genel bir ayaklanma
beklentisi içerisinde olduğu ve bu beklentiyle çeşitli taktik hatalar
yaptığı ifade edilen makalede, Türk devletinin öz yönetim direnişleri
sırasında yaptığı katliamlara dikkat çekiyor.
Kürt kadınlarına geniş yer
Kürt Kadın Hareketi de dergide büyük yer bulmuş. Kürt
kadının siyasal yaşama katılımı ile toplumda ileri bir rol oynadığına
dikkat çekilen yazıda, Kürt kadının özellikle DAİŞ’e karşı mücadaleyle
kendi hareketini başka bir boyuta taşıdığının altı çizildi.
Rojava Direnişi ve Kobanê
Dergi, Rojava ve son gelişmeleri, Kobanê deneyimini
Mireille Court ve Chris Den Hond adlı iki gazetecinin kaleminden çıkan
makalelerle yansıtıyor. Birkaç kez bölgeye gidip çeşitli görüşmeler ve
ziyaretler gerçekleştiren gazetecilerin izlenimleri ve
değerlendirmelerine yer veren le Monde Diplomatique, ütopyanın kalbi
olarak tanımladığı Rojava’nın geleceğinin bölgedeki savaş, güçler arası
çatışmalar nedeniyle belirsiz olduğunu vurguluyor.
Son yüzyılın Türk mücadelesinin dört parçadaki
şekillenişi, kronolojisini belli temel başlıklarda özetleyen dergi, Kürt
halkını tanıtımı niteliğinde olmuş. Yer yer yazılan makalelerde tarihin
yorumlanmasında yazarların kendi özgün görüşleri farklılaşmış olsa da
Le Monde Diplomatique “Devletsiz halkın” mücadelesinin bütün yönlerini
ele almaktan geri durmamış!
Yorumlar
Yorum Gönder